Vücudumuz hangi dili konuşuyor?

İngilizce,Almanca,Fransızca...

Ne kadar çaba harcıyoruz bu dilleri öğrenmek için..Çocuklarımızın öğrenmeleri için de aynı çabayı gösteriyoruz.

Peki ya BEDENİMİZİN DİLİ'ni anlamak için ne yapıyoruz?

Bilimin bugün bile % 000...1'ini bile bilemiyoruz dediği BÜYÜLECİ bu mekanizmayı ne kadar dinliyoruz?

Aslında bir çok AKILLI ve sırrı çözülememiş ATOM parçacığı bir araya geliyor ve MÜKEMMEL BİZ'i oluşturuyor.

"O nedenle HER ŞEY TİTREŞİM ve HER ŞEY ENERJİ'den ibarettir " diyoruz.

AKILLI CARBON HÜCRELERİ :)

Bedenimiz bir şeyler ters gittiğinde,onun herhangi bir parçasını üzdüğümüzde hemen bizimle temasa geçiyor aslında : Ağrılar,acılar,kramplar...ile bize durumunu anlatmaya çalışıyor.

Israrla dinlemez isek kendini gösterene kadar (hastalık olarak) da konuşmaya devam ediyor.

Yeter ki onu dikkate alalım

İşte en sık yaşadığımız konuşma şekillerinden birisi : SIRT AĞRISI bakalım bize ne anlatıyor.

Bugünden itibaren BEDENİMİZİ DOST EDİNELİM ve ONUNLA KONUŞMAYA BAŞLAYALIM..

Birbirimizden hoşlanmaya başlayacağımıza eminim..

Arınmak,arınmak ...Şart mı bu arınmak dedikleri ?

Artık temelde 2 duygumuz olduğunu biliyorum : KORKU ve SEVGİ.

Tüm hissettiğimiz duygularımız bu temel 2 duygunun TÜREVİ.(Yani adını farklı koyduğumuz ama temelde korkuya dayalı olan duygular)

Günlük yaşamda KENDİMİZİN İYİ BİR İZLEYİCİSİ olursak ,şikayet ettiğimiz,acı çektiğimiz bir çok konuda (karşı tarafı suçladığımız durumlarda bile) temel sorunun KENDİ KORKULARIMIZDAN KAYNAKLANDIĞI'nı görürüz.

O nedenle ARINMA dediğimiz süreç ( Kadim dinlerde kötü davranışlardan ve nefsden kurtulma,Budizm gibi öğretilerde ruhsal aydınlanma ..vs denen süreç) aslında "Bizi engelleyen korkularımızla nasıl yüzleşeceğimizi" öğrenme sürecidir.

Bu korkunun NEREDEN kaynaklandığının hiç bir önemi yoktur.Çünkü kendimizi izlerken tespit ettiğimiz gibi korkumuz vardır ve artık onu nasıl bırakabileceğimizi öğrenme zamanı gelmiştir.

Kozmik Enerji Terapisi aldığım ve uyguladığım tüm bu yıllar boyunca ARINMA işleminin artık günlük yaşantımıza girmesi gereken ve bir ömür boyu sürecek  "Kendi kendimizi gözleme ,tarafsız olarak yargılama ve korkularımızla yüzleşme" süreci olduğunu biliyorum.

GÖKKUŞAĞI'nı izlerken bu açıyı görmüş müydünüz hiç? 
Her bir korkumuzla yüzleşmemiz bizi SEVGİ'ye bir adım daha yaklaştırır.

Rahim ve Prostat Hastalıkları (Sakral Çakra Hastalıkları)

Sakral Çakra'nın temsil ettiği ana DUYGULAR'ın ;

* GÜVENMEK
* BAĞ KURMAK (Yakınlaşmak)
* BAŞKALARININ KARŞISINDA KIRILGAN (Çıplak-Kendin gibi şeffaf) OLMAK
* BESLENMEK -DESTEKLENMEK ( İlişkilerin kişiyi mutlu kılması-ihtiyaçlarını karşılaması)
olduğunu paylaşmıştık.

Bunun temelinde de KADIN veya ERKEK kimliğimizle ilgili düşüncelerimiz ve bu kimliğin  temel kalıplarındaki sorunlarla yüzleşmek var.

O nedenle Sakral Çakra Dengesizlikleri genelde ÜREME ORGANLARI ile hastalıklar şeklinde bize kendini gösteriyor.

Aşırı Bağırsak Duyarlılığı	İYİ ŞİKAYET EDEMEYEN insanlarda sıkça rastlanan bir durumdur. ( Başkalarının yakınlaşmalarını isteyen sonra pişman olan ve vazgeçen insanlar) Bağırsaklarda gaz,şişkinlik sonrasında ishal veya kabızlık şeklinde kendini gösterir(Dikkat ! Kök çakra ile de bağlantılı)
Sırtın ALT Bölümündeki Ağrılar	Yardım istemeyi yapamayan kişilerde YASLANDIKLARI konularda sıkıntılar yaşanması ve bu konularda desteksiz kalınması sonucu oluşur.
	Kişinin RUHSAL YÖNDEN KENDİSİNİ BESLEMEYİ  öğrenmesi,YARDIM İSTEMEYİ öğrenmesi ve BEKLENTİLERİNİ azaltması bu durumu ortadan kaldırır.

Sakral Çakra (İlham Alma -Tohum Aşaması)
Kısırlık	GEÇMİŞTE yaşanan olaylar nedeniyle bilinçaltına yerleşen DERİN KORKU nedeniyle kişinin kendini "Ebeveyn" olmaya layık görmemesinden kaynaklanır.
Adet Kanamasının Olmaması	"Çocuk kalmayı dileyen" ,tohumlarını atarak soyunu devam ettirmeye ;KADINLIK kimliğine hazır olunmayan durumlarda görülebilir.
Sancılı ve Aşırı Adet Kanaması Yaşanması (Endometiosis)	Kadınlık ile ilgili inançlar ve ÇOCUK YAPMA konusundaki korkular nedeniyle yaşanabilir. Çocuk sahibi olunduktan sonra yaşanan tecrübenin güzelliği ve korkulacak bir şey olmadığının görülmesi nedeniyle doktorlar DOĞUM SONRASI sancılar azalır şeklinde yönlendirme yaparlar
Yumurtalık Kisti	KİST oluşumunun sebebi : Kendimizi TOHUMLARIMIZI ekmek için  yeterince güvende hissetmememizdir.Her türlü YARATICI ÇABAYI eleştirileriyle engelleyen bir çevre tarafından desteklenen " BAŞARISIZ OLMA veya BAŞARILI OLMA" korkusu kistlere yol açar. CESARET ve ÖZGÜVEN'imizi geliştirdikçe KENDİ KABİLİYETLERİMİZE olan inancımızı artırdıkça bu konuda bir iyileşme görülür.
Yumurtalık Kanseri	Yumurtalıklar = Çok kuvetti yaratıcı gücü olan organımızdırlar. Kişinin kendini DEĞERSİZ hissetmesi nedeniyle biriken ÖFKESİ yaratıcı enerjiyi baskılayarak bu duruma yol açar.Bu hastalığı yaşayanların KENDİ DEĞERLERİNİ farkedecek yollar bulmaları gerekir.
Rahim Ağzı Kanseri ya da Yarası	RAHİME GİRİŞ kapısıdır.GEÇMİŞTE "Duygusal ya da Cinsel" yönden kötü davranışlara uğrayan ya da  yoğun UTANÇ duygusu yaşayan kişilerde görülebilir.
	Kişinin kendini "aşağılanmış,kullanılmış veya utanç "içinde hissettiren konuda " KENDİNLE İLGİLİ OLARAK NEYİNDEN HOŞLANMIYORSUN?" sorusuyla yüzleşmesi gerekir.

Sakral Çakra ( Besleme Aşaması)
Adet Öncesi Sendromu	Asabiyet,şişkinlik,yeme düşkünlüğü,depresif ruh hali..vs Bir çok kadına çok tanıdık gelen bu durum yumurtalar için GÜVENLİ BİR YUVA arayan kadının iç dünyasında KARIŞIKLIK bu yuvayı bulamama içgüdüsü nedeniyle oluşur. Kadının SÜPER KADIN ( çalışan,çocuk bakan,evi düşünen vsgibi) her alanda göstermek zorunda hissettiği üstün başarı duygusundan) VAZGEÇMESİ gerekmektedir.
Miyom ve Aşırı Kanama	ÖFKE DUYGUSU : Sebebi ise AŞIRI SORUMLULUK alarak ÇOCUKSU yönlerini unutan kişilerde biriken GÖZYAŞLARI'dır. 'Her şeyle başa çıkabilirim" derken kendilerini en alt sıraya koyar ve ihtiyaçlarını karşılayamazlar.
Sakral Çakra ( Serbest bırakma -Sona erme Aşaması)
Menopoz	Sıcak basması,ağrıyan eklemler,yorgunluk,asabiyet,depresyon vs.Hayatımızda YENİ BİR DÖNEME GEÇİLİYOR artık.Ruhumuzun "Yaratıcı dönem sona erdi nereye gidiyorsun? " sorusuna cevap alınmalıdır.Yaratıcı döngünün devam etmesi için BİLGE'lik safhasına geçilebilmesi DOĞUM daha genç kuşaklara bırakılabilmelidir.Yaş almaya karşı olan DİRENCİMİZİ bırakarak yeni oluşuma yapacağımız hazırlık MENOPOZ semptomlarını azaltacaktır.
Testis Kanseri	Yaşam Gücü ile ilişkili olup bu enerjinin " Çocuk sahibi olarak" veya ERKEKLİK ile ilişkilendirilen güçlü niteliklerle açığa çıkması gerekir.ÖZ-DEĞER ve kendi güçlerinin farkında olmaları bu konuda yaşanacak sorunları azaltır.
Prostat	İlişkide bulundukları kişide KAPLTEN SEVGİ konusunda eksiklik yaşanması durumunda cinsellik esnasında enerji akışı sağlanamamakta ve enerji kasıklarda kalmaktadır.Çözüm GÖNÜLDEN BAŞLAYARAK yaşanacak sevgi sonucu birleşmeleri gerekir.