Sayfalar

6 Temmuz 2014 Pazar

Ayna Enerjisi Nedir?

Bu blogdaki mesajlar dönüyor dolaşıyor hep KENDİNE İYİ DAVRAN ana fikrine gidiyor.

Neden mi?

Duyguların birer ENERJİ olduklarını ve bizi AŞAĞIYA ÇEKME (olumsuz) veya YUKARIYA ÇEKME (olumlu) gibi güçlere sahip olduklarını biliyoruz.

Ne zaman ki çok öfkeliyiz,kızgınız,endişeliyiz,güvensiziz veya kıskancız o gün başımız yastıktan kalkmaz olumsuz duygumuz artarak devam eder ve yapmamız gereken şeyleri bile yapmakta zorlanırız.Hatta çevremizdeki bir çok kişiyi görmek istemeyiz..Dünyaya kara gözlüklerle bakarız.

Ne zaman ki neşeliyiz,ümitliyiz,kendimizi tatil gibi,sinema gibi iyi bir sohbet gibi şeylerle ödüllendirmişiz tutmayın bizi dercesine uyku saatinde bile 'ne yapsam şimdi?' modunda tükenmek bilmez derecede enerjik hissederiz kendimizi..Polyanna elimize su dökemez.

Peki hangisi doğru ? Yani hangi duygularda kalmalıyız?

Aslında her ikisi de doğru değil...

Olumsuz duygular kadar olumlu duygular da uzun süreli yaşandıklarında bizi yorarlar...

Tüm duygular bizim içindir ve hepsinden keyif almayı öğrenmek gerekir..

Önemli olan BİZİ AŞAĞIYA çeken veya YÜKSELTEN duygularda KISA SÜRELİ KALABİLMEKTİR.

Aslında yaşam ona NASIL BAKTIĞINIZLA ilişkili olarak KEYİFLİ veya ZOR akar.

Kendimizle barışık olmak bizi "Yaşadığımız şeyleri OLDUĞU GİBİ KABUL ETMEYE ve YAŞAM TECRÜBELERİMİZDEN KEYİF ALMAYA " götürür.

Yaşama NE VERİRSEK ,ONU GERİ ALIRIZ..




Öyleyse birçoklarımızın şikayet ettiği yaşam kalitemizin değişmesi kendimize beslediğimiz duygularımıza bağlı.

      O duyguları OLUMLU'ya çevirmek için
1)  Her şekilde mükemmel olduğumuzu kabul etmeliyiz.
2)  Kendimizi her ne yapıyorsak yapalım onaylamalıyız. (hata dediğimiz şeyler eşsiz tecrübelerdir.İnsan olarak hata diye adlandırdığımız durumlarda bile kendimize şefkatli davranmalıyız)
3)  Kendimizi yargılamamalıyız. (Kendini yargılama hali bir süre sonra 'başkalarını yargılamaya" dönüşür)
4) Şükretmeliyiz...(Liste yapmaya çalışsanız en az 20 madde çıkartırsınız)
Kendimize söylediğimiz güzel sözler,onaylamalar hücrelerimizi besler 
(Şükretmek buna çok destek olur)

Bu konuda MASARU EMOTO'nun yaptığı çalışmalar büyüleyicidir.

Masaru Emoto SUDAKİ MUCİZE kitabında yapılan deneylerde 
-"Olumlu "mesajlar verilen su hücrelerinin elmas güzelliğinde çeşitli kristaller oluşturduğunu,
-"Olumsuz" mesajlar verilen su hücrelerinin ise bir türlü şekillenmediğini 
bilimin kabul ettiği bir çok deneyde ispatlamıştır.

Aşağıda bir insan hücresinin DUA'dan önce ve DUA'dan sonraki yapısı görülmektedir.
















Evet son sözümüzü artık rahatlıkla tahmin edebilirsiniz 


KENDİMİZ HER NE YAPARSAK YAPALIM OLDUĞU GİBİ KABUL EDİP ŞEFKAT GÖSTERELİM

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder